Makaleler

Chavez’in satırları – Hugo Chavez Frias

Geçtiğimiz hafta, haftalık televizyon programı “Merhaba Başkan”ın yayınına son veren Venezüella devlet başkanı Hugo Chavez, bundan sonra Salı, Perşembe ve Pazar olmak üzere haftanın üç günü Venezüella’nın en büyük gazetesi Ultimas Noticias’ta bir yazı kaleme alacak. Aşağıda Chavez’in 15 Şubat tarihinde gerçekleştirilecek referanduma ilişkin yazdığı ilk yazıyı sunuyoruz.

Bir beysbol oyuncusu olarak en güçlü vuruşlarım her zaman sağ tarafa gelen toplara olurdu.

Şimdiyse, siyaset ve devrim alanında oynarken, bugün başlamış olan bu vuruşlar, her tarafa vurabildiğimce aynı hızda olacak.

Sadece, şimdiki bu vuruşlar fikirlerin, inançların ve anavatana olan tutkumun gücüyle olacak.

Ben gerçekte bir askerim. Ve bu sıfatla, taktik amaçlar ve stratejik hedefler peşinde olan kolektif güce yönelen meşru iktidara bağlılık ve itaat okulunda şekillendim.

Hayatıma damgasını vuran durum ve vaziyetler, beni erken dönemimde devrimci bir askere dönüştürdü. Bu noktadan hareketle, şu anda mutlak biçimde emrine tabi olduğum Venezüella halkının meşru ve üstün egemen gücünün farkına vardım. Ve geri kalan günlerimde de bu farkındalıkla yaşayacağım.

Bu sözleri, anavatanımızda iki yüzyıl önce ortaya çıkan siyasi mücadelenin şiddetini arttırdığı 2009’un başına damgasını vuran olayların ortasında sarf ediyorum. Bazıları, çoğumuz, ulusal bağımsızlık istiyoruz; diğerleri, azınlıktakiler, Venezüella’yı bir kez daha bir sömürgeye, bir imparatorluk uşağına, bir alt cumhuriyete dönüştürmek istiyor.

Venezüella’nın bağımsızlığına ulaşmak açısından ulusal devrimden başka yol yoktur.

Büyük anavatana ulaşmak için, hâlihazırda girmiş olduğumuz sosyalizme giden yoldan, Bolivarcı sosyalizmimizden, sosyalist demokrasiden başka yol yoktur!

Yanki takipçisi sömürgecilerin izlediği, bizi sokmak istediği diğer yol, ülkemizi karışıklığa, önemsizliğe ve tarihin çöp sepetine mahkûm edecekti; bu kapitalizmin ve onun siyasal ifadesi olan “burjuva demokrasisi”nin yoludur.

Biz bağımsızlık savaşçıları, önderimiz Simon Bolivar’ın 15 Ağustos 1805’te Kutsal Tepe’de ettiği yemine sadık kalıyoruz. Biz vatanseverlerin bir projesi var, bir bayrak taşıyoruz.

Onların, yani sömürgecilerin ise bir yemini yok, bir projesi yok, bir bayrağı yok. Ya da daha doğru bir deyişle, Yanki takipçilerinin faaliyetlerinin çoğunda da gördüğümüz üzere, Bolivarımızın Angostura’ya hâkim olduğundaki gibi sekiz değil yedi yıldızlık olan bayrakları tersine dönmüştür, baş aşağı dönmüştür. Bu her şeyi anlatmaktadır: anavatana karşı olan ne varsa onu temsil etmektedirler, bayrak karşıtı, Venezüella karşıtı, Bolivar karşıtıdırlar. İnkârcıdırlar. Anavatanları yoktur.

Ve bunu satırlarımda, özellikle de 15 Şubat’taki referanduma tamamen yoğunlaştığımız kampanya esnasında, şu anda açıklamak istiyorum.

Şubat, bir kez daha Şubat! Yıllardır hayatımın bu ayla, savan şenliklerinin ve kuru mevsim soğuğunun ayazının ayıyla arasında bir bağ olduğuna güçlü biçimde bağlı olduğuna inanmaktaydım: 27 Şubat, 4
Şubat, 2 Şubat!

Ve şimdi de: 15 Şubat.

Beni büyüten Caracazo’dan 20 yıl, bana hayat veren Bolivarcı Ordu İsyanı’ndan on yedi yıl ve beni buraya getiren başkanlık görevime başlama günümden on yıl sonra, bir kez daha hayatımı ve bütün geleceğimi halkın ve onun mutlak fikrinin ellerine teslim ediyorum. Bu devrimci asker halk ne emrederse onu yapacak.

Eğer çoğunluk “hayır” derse, ben de bir başka Şubat ayında, 2013’te ayrılacağım.

Öte yandan eğer sizin, Venezüellalı kadın ve erkeklerin çoğunluğunuz, kanun değişikliğini bir “evet” oyuyla desteklerse, böylece 2013’ten sonra da dönüşümün önünde olmayı sürdürebilmem mümkün olacak.

Ancak aslında en önemli şey bu değil. Burada ve şimdi zorunlu olan şey, eğer “hayır” kazanırsa bir sömürge ve anavatan olmayan şey kabul ettirilmiş olacak. Ve eğer “evet” kazanırsa, bağımsızlık ve anavatan üstün gelecek.

Bu yüzden siz erkeklere ve kadınlara, Venezüellalı gençliğe tekrar söylüyorum:

Bir anavatan isteyenler benimle gelsin!

Benimle gelenler, bir anavatanınız olacak!

Hugo Chavez Frias

[1] Caracazo, 27 Şubat 1989’da Venezüella başkenti Caracas’ta ve civar ilçelerinde, IMF’nin direktiflerini izleyen dönemin Venezüella başkanı sosyal demokrat Carlos Andrés Pérez’in önerdiği serbest piyasa reformlarına karşı olan kendiliğinden protestolar, isyanlar ve yağmalar dalgasına verilen adıdır. Halkın tedirginliğinden doğan bu tepkiler beş gün sürdü ve polis ve askeri güçler tarafından şiddetle ezildi. [2] 4 Şubat 1992’de, o zaman subay olan Hugo Chavez, hükümetin Caracazo ve diğer baskıcı girişimlerinden dolayı bütün meşruiyetini kaybetmiş olduğu bir zamanda, neoliberal Carlos Andrés Pérez hükümetine karşı bir askeri ayaklanmanın başını çekti.

” Chavez’in satırları – Hugo Chavez Frias ” makalesi Soner Torlak tarafından çevrilmiştir. Kendisine hT2 ekibi olarak katkılarından dolayı teşekkür ederiz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu